11 Mart 2013 Pazartesi

ADAM

Dar geliyor şu koca yatak bile... Yatsan yatılmıyor, kalksan olmuyor. Amacını yitirmiş gibi, anlamsız geliyor uyumak; alıştırmışım kendimi uyumadan önce heyecanlarımın saçlarını bir bir okşayıp da, özenle yanıma yatırmaya... Heveslerimle, coşmuş bir çocuğu sakinleştirir gibi yavaş yavaş, usul usul konuşmaya... İçinde deli mutluluklar olan bir sürü hayaller kurmaya, düşünürken düşünürken uyuya kalmaya... Şimdi yatacağım da; ne düşünsem de huzurla dalsam uykuya diye düşünüp durmaktan, hepten kaçıyor zaten başı benimle pek de hoş olmayan uykum.
"Ah !" diyorum. " Ah be adam ! Giderken heveslerimi, heyecanlarımı, onlarsız ben olamadığım hayallerimi de mi götürdün sen, ne yaptın ? Giderkenki halini hatırlıyorum, hiçbirinin esamesi bile yoktu, ne yüzünde, ne de yüreğinde. Ceplerine mi tıkıştırmıştın, sonra yarar işime belki diye ? Hem ne ara almıştın ki, hiç fark ettirmeden ? E, şimdi sen onlarla ne yapacağını da bilemezsin. Çarçur olurlar elinde, heder olur giderler. Onlar bensiz nefes alamazlar ki... Ben olmadan hiçbir şey ifade etmezler ki; kaybolurlar... Işığıyla büyülendiğin bir ateş böceğini eline alınca ışığının sönmesi gibi... Kendi yerinde gökyüzünde dururken ışıl ışıl parlayıp da, yeryüzüne düşünce simsiyah bir kaya olan yıldız gibi... Yaşam ışığı an be an solan ve gün gelip de sönen bir çift göz gibi... "
"Neyse be adam ! Olan olmuş artık, hediyem olsunlar sana. Ama bil ki, solmaya başlamışlardır... Az kalmıştır eline aldığın bir kar tanesi gibi yok olup gitmelerine. Özen göster bence onlara, besle ruhunla, ruhunda... Dosttur onlar, kırık günlerinde can verip ışıtırlar ruhunu, aydınlatırlar yolunu... Ama bil ki, tek yaşam kaynaklarıdır sevgi onların, sen kendini sevdikçe içinde büyür, güçlenir, ışıldar onlar."
" Evet be adam ! Evet şimdi anlıyorum ki; benden daha çok ihtiyacın var onlara. Hem ben, kendime yenilerini yapabilirim, yaratabilirim istediğim her şeyi. Uykusuz gecelerin sabahına çok hevesler, heyecanlar, hayaller yaratmışlığım var benim tarihimde. Az değildir karanlık bir geceyi, rengarenk uçurtmalarla, balonlarla süsleyişim... Her birinin kuyruğuna başka başka umutlar, hayaller ve heyecanlar takışım... Arada acıtmışlıkları da vardır elimi. Kanatmalarına izin vermeden açıp avuçlarımı, bırakmışımdır elimden; onlar da kendi başlarına uçabilsinler diye... Sonra yenilerini yapmışımdır; yine rengarenk, yine çiçek çiçek, yine emek emek...Tıpkı şimdi yapacağım gibi... "

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Eğer, yorumlarınız kalbinize iyi geliyor ve kendinizi mutlu hissettiriyorsa... Gerekli ve değerli olduğunu düşündürüyorsa size; Sevgiyle paylaşalım...