" Ben geldim anne ! " Bu lafı hiç söylememiş . . . Söylediyse de , maşallah fil hafızasına sahip beynimin bir yerlerinde bulamamış olan benim . . . Bilmediğim , tanımadığım bir anneye . . . Ve çok iyi tanıdığım , her sabah aynada günaydın ! diyerek yüzüme bakan anneye "Anneler Günü" yazısı yazasım tuttu . Yazı yazmak benim için nefes almak kadar olağan birşey ya . . . Başladım . Devamı gelmiyor arkadaş . . ! Boğazıma bir yumru oturdu . . . Iıh ! Elim tutuldu , gözlerim yandı . . . Bir "anne" oluşum yanıp sönüyor beynimde , bir "annem" olmayışı . . . Bir oğlum uçuşuyor gözümün önünde, en değerlim . . . Bir silik, sönük hatıralarda " şimdiki ben gibi olan " bir kadın adı anne olan . . . Kafam karıştıkça karıştı , günlerdir yazmaya çalıştığım yazıya , " Hadi bakalım . . ! " diyerek başladım . . . Hayırlısı . . .
Böyle zamanlarda bir şeyleri özlüyorum , bilmediğim bir şeyleri . . . Millet annesiyle programlar yapıyor pazar 'a , hediye alıyor anasına ; ben öyle bakıyorum puslu bir film seyreder gibi . İçim buruluyor gibi oluyor . . . Bir yandan da huzur buluyor , nazıyla uğraşacağım kimse yok diye . Yine bir ikili delilik içimde . . . Biri kalk gidelim , biri gel oturalım diyen iki kişi . . .
Annemi çok da hatırlayamıyorum açıkçası . Bir kaç enstantane var hatrımda ona dair , onlar da bana kalsın izninizle . Zira çok da hatırlanası , okunası şeyler değil kendileri . Ruhumun içinde , yolunu bulmaya çalışan yarasalar gibi , kendi sesine gidiyor hepsi , bundan kimseyi ilgilendirmeyişleri . . .
Benim " anne " mevhumu ile alakam , okuma bayramlarında , müsamerelerde kucaklayan, içine sımsıkı kokumu çekip de saçımı düzelten bir annem olmayışıyla değil . Sabahları uykumdan uyandıran , kahvaltı hazırlayan , akşam üstü eve gelince " Sana bu gün şunu pişirdim." diyen . . . Zor günlerimde elimi tutan , ağladığımda gözümün yaşını silen , oğlum büyürken benim yerime ona bakan . . . Başım sıkıştığında " annem ne pişirdi bu akşam acaba, çok acıktım" ın karşılığı olan değil ! Benim için bunların çoğunu yapan , çocuk yüreğiyle bana analık yapan ablam . Hoyratça sevgisini kullandığım , çok kereler kırdığım ama varlığını hep sağ omzumda hissettiğim . Tarifi imkansız sevdiğim . . . Yokluğunu hayal bile edemediğim . . .
Benim "anne" mevhumu ile alakam , hayatımda " anne " figürü olmayışının getirdiği sertlik , hoyratlık ve acımasızlığa son veren oğlumla belki de en çok . Çocukları sevmeyen ben ' im , çocukları keşfedişim . . . İnsan olana kıyamayışım . . . Ah almaktan , can yakmaktan korkuşum . . . O ' na bir zarar gelir , acısı O ' ndan çıkar diye ertelediğim , ötelediğim intikamlarım , sustuğum , yuttuğum , gömdüğüm acılarım . . . Olumlu tüm duygularım , bela kovalar gibi kaçtığım olumsuzluklarım . . . Her yeni güne , içinde " O" da var diye umutla başlayışım . . . Her akşam eve koşa koşa gelişim . . . Vazgeçmeyişim . . .
Teşekkür ederim ! Benim gibi bir çocuktan insan yaratana , ki bu ablam . . . Benim gibi bir kadından anne yaratana , ki bu oğlum . . . Kötülüğe serpilmeyecek kadar sağlam bir " Ben " yaratana , ki bu ben . . . Beni yaratıp da , ruhuma bu "sevgi" yi koyana , adımı koyana , beni ben yapana , benden vazgeçmeyene , kapattığı her kapının ardından yenisini açana . . .
SEVGİYLE , LALE . . .
