27 Nisan 2013 Cumartesi

Şimdi ben . . .

Şimdi ben . . .
Sıyrılıp bin yaşıma kadar giydiklerimden . . . Başka biri olsam ? ? ? Şu nefes kesen adamın yaptığı gibi ben de ona baksam ? Öyle baksam ki . . . Önceleri yapmadığım gibi . Sonra konuşsak biraz . . . Gülsek , eşyanın tabiatına aykırı ya ilk sohbette somurtmak . . .  Gülse komik Ben' e, gülsem çabasına . . . Sonra biraz daha içsek . . .  Biraz daha konuşsak . . . Anlatsa . . . Dinlesem . . . " Sen neden hiçbir şey söylemiyorsun ? " dese . . . " Dinliyorum " desem . . . " Dinliyorum . . . "  Sonra , sıkılsa susmalarımdan . . .  " Sen galiba konuşmayı sevmiyorsun ? " dese bana . . . Kocaman , kocaman bir kahkaha atsam . . .  Sonra ,  bana ait tüm güzellikleri kucaklayıp , evime dönsem . . .
Ve göz kırpsam beni bende tutana , şu eksilmeye başlamış ayın her yerinde durana . . .

25 Nisan 2013 Perşembe

Ve TANRI , BEN 'i Yarattı

Ve Tanrı , Ben' i yarattı
Elinden tutmam için
Olur a düşersen , seni kaldırmam için
Kör karanlıklarda ışığa birlikte ulaşabilmemiz için,
Bazen dudağının kenarında uçuşan bir tebessüm ,
Bazen güzel gözlerinde bir kaç damla hüzün olmam için .
Ve Tanrı , Ben 'i yarattı
Gözlerime bakarken kendi yüreğini görmen için
Huzuru ararken etrafta olduğumu bilmen için
Kendi gözlerinle göremediğin hayata bir de benimkilerden bakabilmen için
Senin alamadığın her nefesin Biz 'i yorduğunu anlatabilmek için .
İçindeki dolmayan boşluğu doldurmam için
Dinmeyen fırtınalarını dindirmem için .
Ve Tanrı , Ben ' i yarattı
Aradığın diğer yarına ulaşabilmen için
Göremediklerini görebilmen
Duyamadıklarını duyabilmen için
Yorulunca yaslanabilmen
Sevinince paylaşabilmem için .
Ve Tanrı , Ben 'i yarattı
Dünya ' da kötüye rahat olmadığını
Kendin gibi olmanın kaybettirmediğini
Sadece Sevgi ile neler yapılabileceğini görmen için
Uçuşabilmek için kanatlara gerek olmadığını
Hayat 'ın herşeye rağmen yaşanmaya değer olduğunu anlaman için .
Yani Tanrı , İnsan ' ı yarattı
Gülümseyebilmek ,
Ve gururla tamamlanabilmek için .

SONSUZLUK

Mutlu olmanın o tatlı hüznü
Yetmeyen kelimeler , kurulamayan cümleler
Evren ' in dünsüz yarınsızlığında
Daralan zaman ve gittikçe kuvvetlenen bağlar
Ta başında ruhuna koyduğum parçam .
Ve sen  ruhumun parçası olan
 İçimdeki sonsuzluk . . .
Geldiğinden beri içimde sonsuzluk .
Sonsuzluk sen !
    Kelimelerin yetmediği . . .

23 Nisan 2013 Salı

Öyle çok . . .

Öyle çok şeyi seviyorum ki aslında . . . Sadece dönem dönem vazgeçiyorum onları hatırlamaktan, tadını çıkartmaktan . . . Bu bazen kasıtlı, bazen bilinçsizce yapılan bir şey. Ama aklım durulup da konuşmaya başladığı zaman Ben' le , şükrediyorum sevebildiğim her şeye. Ne mi mesela?

Mesela , sevmeyi seviyorum ben ! Karşılık beklemeyerek , ürkmeyerek , sevmenin sadece ruhu beslediğini bilerek . . .  Ve Ben' in Biz olduğunu görerek , sevilmeyi seviyorum ben . Beni sevmenin kendini  ve Yaradan' ı sevmek olduğunu içinde , ta içinde hissederek , gözlerinde yarınları  saklayanları seviyorum ben .

Mesela , geceleri seviyorum ben . Ben' i karşıma oturtup, sorgulayabildiğim geceleri . . . Bazı bazı ölüyorum O' na , bu kadar büyük duyguları neresinden çıkardığını anlamayıp . . . Bazı bazı kızıyorum , uykumu kaçırdığı için . . . Sonunda gecenin bir yerinde bana sımsıkı sarılıp uyumasını seviyorum . Geceleri , pus' u altında bi şeyleri saklayabildiği için değil ! Benim bana en yakın olduğu zamanlar olduğu için seviyorum .

Mesela ,sabahlara ölüyorum ben. Adamın dediği gibi ; binlerce insan uyanamamışken sabaha . . . Uyanabilmiş şanslı insanlardan olmayı seviyorum . En sevgilimin de uyanabilmiş olduğunu bilmek , her sabah nefes kesen bir coşku veriyor diye ruhuma . . . Güneşin doğuşunun muhteşemliği ; şımarık , özgür ruhlu sağa sola salınan bulutlar da cabası . . . Kısacası yeni mucizeler hep olası ya , sabahları ;)

Mesela , dar zamanlarımı seviyorum sonradan . Daraltan , uyutmayan dar zamanlarımı . . . Bir tek rahat nefes için yakardığım zamanları . Dinmeyecek , bitmeyecek , geçmeyecek zannettiğim o zamanları . . .  Bin yaşımdayım ; bu güne kadar hiç olmadı ardından yeni bir kapı açılmadığı , yeni umutlar doğmadığı .

Mesela , uzakları seviyorum ben . Çok uzakları . . . Ulaşma heyecanıyla yüreğimin pır pır ettiği , özlemlerin duyguları bilediği . . . Merak ettiğim , bilmediğim , henüz deneyimlemediğim kavuşmaları seviyorum ben .

Mesela , arkadaşlarımla geçirdiğim anlarımı seviyorum ben . Yüreğimdeki ağrıları dindiren , yüreğindeki acıları azaltan anlarımı . . .  Paylaştıkça azalır ya . . . Birazını tutar koyarsın ya fark etmeden onun ruhuna . . . Ya da alırsın " Ver bakalım şunu bana ! Bu kadar yük ağır sana ! " diyerek . . .  Can' dan sohbetleri seviyorum ben .

Mesela , biten her şeyin ardından yas tutmayı seviyorum ben . Yaşamadan olmadığını , tüketmeden bitmediğini hissederek . . . Dalgalanmazsam durulmayacağımı , dibe vurmazsam yukarı çıkamayacağımı bilerek . . .Tutunmayı seviyorum ben ! Ancak tutunursam , günü gelince bırakacağımı bilerek . . .

Mesela , zoru seviyorum ben . Kaygan yolları , buzlu kaldırımları , karlı patikaları seviyorum . Şaşkın ruhumun  her düştüğünde ovalayıp " Geçecek ! " diyen azmini seviyorum . Yaralı dizleriyle inatla , diğerlerinin arasına katılıp , koşmaya devam etmesini seviyorum ben .

Mesela , çocukları seviyorum ben . Büyük , küçük tüm çocukları . . . Acımasızlıklarını seviyorum , hoyratlıklarını . . . İnsanı hayata hazırlayan ve ruhlarında hep kalacak olan kabalıklarını. Naifliklerini seviyorum ; uzanan bir ele , gülümseyen bir çift göze kayıtsız kalamayışlarını , gidiveren kocaman ruhlarını . . . Gürürltülerini seviyorum bazen ! Hayatın sessiz olduğu zamanlardaki cıvıltılarını , kahkahalarını , satır aralarını . Ya da kocaman kocaman konuşmalarını . . . Ve sevmelerini seviyorum ; kah dirhem umursamaz , kah sımsıkı kucaklayıcı . . .

Mesela , uçurtmaları seviyorum ben . Bir de elden kaçan balonları . Gökyüzünde özgürlüğünü arayan ve birgün kaçınılmaz şekilde  kavuşacak balonları . . . Salınarak gidişlerini seyretmeyi . . . Patlamamaları için dua etmeyi . . . Acaba ne zaman gözümün görmeyeceği kadar uzaklaşacak diye merak etmeyi . . . Arkalarından bakıp ; kimi zaman hüzünlenmeyi , kimi zaman gülümsemeyi . . .

                                                                                                                    

22 Nisan 2013 Pazartesi

OL ÇOCUK !

Gül çocuk!
Sen gülünce ;
Kuşlar cıvıldıyor çocuk !
Güneş açıyor ,
Kelebekler uçuyor .
Yarınlar umut oluyor çocuk !
Gülümseme OL !
Önce minik bir tebessüm,
Sonra kıpırdaşan bir gülücük,
Sonra kocaman bir kahkaha OL çocuk !
Nerde OLursan OL ,
IŞIK OL  !
Sevgi OL !
Yeter ki ;
OL ÇOCUK . . !

21 Nisan 2013 Pazar

TANRI' mmm . . . Teşekkür Ederim !

Tanrı'm, SENİ SEVİYORUM ! ! ! Veeee. . .  Her güzel günün bir geceden sonra gelmesi gibi . . . En parlak sabahların en karanlık geceden sonra gelmesi gibi . . . Ruhum huzura erdi sonunda :)  Teşekkür ederim. İçimde beni dürtüp duran şeyin sesini duydum sonunda, sezgilerim galip geldi, içimdeki o " yumuşak, dingin  yer " galip geldi. Herşeye, herkese. . . Yaratılana duyduğum büyük "Sevgi" geldi kalbime geri . . . Yaşamımda yarattığım her şeyin "realite" olduğunu, hepsini benim yarattığımı hatırlamama sebep olan geldi. Yaratanın aslında "Herşeyin göründüğü gibi olmayabileceğini" anlatacak geldi. . . Ruhumun " sevgisiz" tarafının bir süredir eline aldığı kontrol, yine "BİZ"e geçti. Teşekkürler Tanrı'mm. . .  Sana bir kere daha teşekkürler; içimdeki "Sen"i gösterdiğin ve içimde "Ben" olduğun için :) Sadece, yaşarken nasıl aşabileceğimi bilmediğim zorluklar karşısında , bana içimdeki bu eşsiz gücü verdiğin için . . . Sadece "SEVGİ" olmadığı zaman, kaybedileceğini hatırlattığın için . . . Eşeğini kaybedip te bulan tüm insanlar için . . . Ruhumu sıkıştırıp da,  ardından bu " ayırt etme yeteneğini ", hayatı yaşama " kararlılığını " verip, "fark yaratabildiğim" için . . . Sevdiğim tüm insanların bu dünyada " hatırlanmaya değer " olabildikleri için . . . En başta kendim, " Bağışlayabildiğim " herkes için . . . Gündemi, hesabı olmayan, sessiz duygular için . . . Ruhumun son zamanlarda bende olmayan, ortalarda alıp başını gezinen parçasını bana geri verdiğin için . . . Kaybolduğumu düşünen herkese "Mümkün değil . . . Sadece oyalanıyordum!" diyebileceğim için . . . Yarattığın her yol ve o yollarda yürürken " yitip gitmediğim" için . . . Bir sevgili pervane gibi " açtığın ışığı" görebildiğim için . . . Olağandışı birşeyler olduğunu ve uğursuzluğun beni orada beklediğini fark etmemi sağladığın için . . . "Hissetmeme" yardımcı olduğun için . . . Yürüdüğüm yolda; evsiz, barksız, aç, sefil kalmamın mümkün olmadığını gözüme soktuğun için . . . İhtiyaç duyduğum her şeyin! Ama her şeyin, önce veya sonra değil de . . . Tam zamanında geldiği için. Döktüğüm bu kadar gözyaşının bir damlası bile ruhumu acıtmadığı  için. Onlara rağmen, içimde bir dirhem mutsuzluk olmadığı için . . . İçim yıkanmış, arınmış gibi saf hissettiğim için . . .  Ruhumda uçuşan kelebekler, ateş böcekleri için . . . Yolun ortasında kalmaya çalışıp da, kendimi kenarda bulduğum en savunmasız anlarımda bile, hep aklımın içinden fısıldadığın için . . . Bu hayat yolculuğunda, benimle birlikte olan . . . Kimi ailem gibi ölümleriyle, kimi dostlar gibi gidişleriyle bana " hayat" ı hediye eden tüm "sevdiklerim " için . . . Bana yolladığın gökkuşaklarını, melekleri, yol arkadaşlarımı, kişiliğimi, huzuru, kısaca tüm mucizeleri anlamama yardımcı olduğun için . . . Şimdi artık daha iyi anlayabildiğim " Adsız" yazar için . . . Yolumda yürürken elimden tutan, yoluma ışık, yoluna ışık olabildiğim adını yazmayacağım ama kendini bilen "herkes" için . . . Yaşama dair öğrendiğim bir çok şeyin kaynağı olan  "Ablam" için . . . Gidişinden sonra kendisini, ancak bu gün anlayıp affedebildiğim " Babam" için . . . Bu günkü evim, hayat görüşüm, tavırlarım, oturuşum kalkışımın mimarı olan Nilgün Abla'm için . . . Bana en değerli hediyelerimden biri olarak gelen, kendisinden daha öğrenecek çok şeyim olan " Oğlum" için . . .  Görebildiğim, duyabildiğim, hissedebildiğim yaratılan "her harika"için, TEŞEKKÜR EDERİM ! Yarattığın herşeyi olduğu gibi, BEN 'i SEVİYORUM, SEN' i SEVİYORUM !