Hayat güzeldir!
Uzun zamandır olmadığı kadar özgür hissediyorsa ruhum, yapmadığım şeyleri yapmaktan keyif alıyorsam… Üstümdeki “anne” ve “öğretmen” giysilerini bir köşeye atıp da, böyle daha rahat nefes alabildiğimi keşfettiysem; giymeyeceğim artık bazı zamanlar… Yoruyorsa biçilen roller, yorulmayacağım daha fazla…
Hayat güzeldir!
Dünü çöpe tıkıştırıp, yarını kapının arkasındaki askıya astığım zaman, sadece içinde bulunduğum anın kıymetini anlamam gerektiği bir tuğla gibi indiyse kafama… Hepsini oldukları yerde bırakıp, kendime: “Biraz huzur Lale! Biraz sükunet! Biraz dinginlik!” dediğimde… “Huzur”un ne olduğunu fark ettiysem; almayacağım hiçbirini oldukları yerden, onlar da orada daha huzurlu…
Hayat güzeldir!
Söyleyebildiğim tüm şarkılar, sevdiğim bütün insanlar, yaşamakta olduğum tüm eşsiz anlar… Yazabildiğim her kelime, bakabildiğim her güzel yüz, rengarenk çiçekler, özgürce uçup bana ilham veren kuşlar… Şükretmeme sebep olan; bana minik sürprizlerle mucizeler taşımakla yükümlü olan ve görevini şaşmaz bir düzenle yerine getiren HAYAT, GÜZELDİR ;)))
" Hayatta tesadüfler yoktur ! Herkes ve herşey belli bir nedenle çıkar karşımıza." cümlesine çarpılalı beri. . . " Hayat " diyorum, " Hayat yaşamak zorunda olduğumuz güzel bir yolculuktur. Onunla ne yapacağımız bize kalmış; ister kocaman seslerle, kocaman resimler çizerek dolu dolu yaşarız onu, ister . . .? " Sevgiyle ve Işıkla :)
23 Şubat 2013 Cumartesi
GİDELİM
Hadi Amasra’ya gidelim.
Bu mevsim güzel yağar yağmur;Hiç durmadan…
Gecesi ayrı, gündüzü ayrı güzel olur.
Fırtınada, elbirliğiyle tekneleri
Çeker balıkçılar karaya.
Balıklarımızı çöplenir, rakımızı içerken
Seyrederiz kudurmuş Karadeniz' i.
Lüzumsuz bir kediyi kovalarken,
İşi başından aşkın adamlar,
Tutamayız kendimizi güleriz.
Güzel bir kahve içer çıkarız,
Artık, neredeyse bomboş sokaklara.Ama şemsiyemiz olmasın, ıslanamayız yoksa.
Dalgakırana yürümek zor olur,
Olsun! Yürüyelim, korunmaya çalışırken rüzgardan.
En ucunda derin sonsuzluğa bakalım,
İçimiz üşüyerek.
Sonra iliklerimize kadar ıslanıp,
Koşarak dönelim.
Gidip, sıcacık bir duş yapalım.
Sonra sevişelim tükenene kadar,
Uyuyalım diğerinin sıcağında.
Sabah gözümüzü açtığımızda
İlk gördüğümüz güneş olsun,
Perdelerden süzülen.
Akşam ben yokken neler oldu diye
Hayretle baksın etrafa,
Gülelim aptallığına,
Sevişelim.
Sonra gidip, o salaş çay bahçesinde
Kahvaltı edelim.
Bergamutlu çay isteyeyim,
Adam baksın suratıma şaşkınlıkla;
Karadeniz'in göbeğinde
Ege’li oluşuma.
Yola çıkalım sonra.
Tepeye çıkınca, durup bakalım eserimize.
Dua edelim; bir gün yine gelelim diye.
Ruhumuzu bırakalım orda;
Denizin kenarında, uçurumun tam kıyısında,
Geri dönüp almak üzere...
BİLMEM ANLATABİLDİM Mİ?
Gülerken birden saplanan ince bir sızı gibi.
Bir kahkahanın ortasında boğazın düğümlenir gibi.
Bilmen gerekenden çok şey bilir gibi.
Güzel bir müziğin alt notaları gibi.
Sanki gereğinden fazla renklendirdiğin bir resim gibi.
Bahçede oynarken, istemeden eve gitmek gibi.
Hüzünlü ama zorunlu bir veda gibi.
Ansızın sorulan, cevabını bilmediğin bir soru gibi.
Güzel bir içkiyi yarısında bırakmak gibi.
Rüya görmemek için, sabahı beklemek gibi.
Vazgeçmezsin zannederlerken, bir anda elinden bırakmak gibi.
Vazgeçtiğin herşey gibi.
Canını acıtan, narin kelebekler gibi.
Güzel bir tüy, ellerinin arasından kayıp gider gibi.
Anlatacak çok şeyin varken, susmayı seçmek gibi.
Camdan süzülüp giden yağmur damlaları gibi.
Avucuna aldığında eriyip giden kar taneleri gibi.
İşlemediğin bir günahın diyetini öder gibi.
Uzaklardan gelip de ruhuna işleyen bir keman sesi gibi.
Kendin bile farketmeden, meğer gidivermişsin gibi.
Şiirinin sonuna üç nokta değil de, nokta koymak gibi.
Bilmem anlatabildim mi?
Bir kahkahanın ortasında boğazın düğümlenir gibi.
Bilmen gerekenden çok şey bilir gibi.
Güzel bir müziğin alt notaları gibi.
Sanki gereğinden fazla renklendirdiğin bir resim gibi.
Bahçede oynarken, istemeden eve gitmek gibi.
Hüzünlü ama zorunlu bir veda gibi.
Ansızın sorulan, cevabını bilmediğin bir soru gibi.
Güzel bir içkiyi yarısında bırakmak gibi.
Rüya görmemek için, sabahı beklemek gibi.
Vazgeçmezsin zannederlerken, bir anda elinden bırakmak gibi.
Vazgeçtiğin herşey gibi.
Canını acıtan, narin kelebekler gibi.
Güzel bir tüy, ellerinin arasından kayıp gider gibi.
Anlatacak çok şeyin varken, susmayı seçmek gibi.
Camdan süzülüp giden yağmur damlaları gibi.
Avucuna aldığında eriyip giden kar taneleri gibi.
İşlemediğin bir günahın diyetini öder gibi.
Uzaklardan gelip de ruhuna işleyen bir keman sesi gibi.
Kendin bile farketmeden, meğer gidivermişsin gibi.
Şiirinin sonuna üç nokta değil de, nokta koymak gibi.
Bilmem anlatabildim mi?
İZNİNLE
Ankara'da uyku havası vardı.
Karşılaşmasaydık;
Neşeli şarkılar uçuşuyordu ruhumda
İçimde kocaman bir güneş
Özlediğim denizlere gidesim vardı.
Telaşsız günlerin tadını çıkarıp
Artık öylece durasım vardı.
Güzel rüyalara yatacağım uykum...
Şimdiyse,
Uzaklarda kalan hüzünlü melodiler aklımda,
İtişip kakışan kelimeler kalemin ucunda
Soracaklar sana:
" Beni Sevebilir misin?"
Her bir gidenden eksik kalanı
Aramayı bırakıp da,
Beni olduğum gibi;
Tüm yaralarım, kabuklarım ve duvarlarımla?
Kabına sığmayan, yürümeyip koşan,
Mutluyken uçuşan,
Hüzünlendiğinde içine kaçan beni
Tüm çıplaklığımla sevebilir misin?
Bugün Ankara puslu,
Sen güneş toplayadur, istersen yıldız
Ben alıp başımı bi gideyim.
Kocaman güneşimi, neşeli şarkılarımı yüklenip
Pembe hayallerimi yastık yapıp,
Kaldığım yerden uykuma döneyim...
Karşılaşmasaydık;
Neşeli şarkılar uçuşuyordu ruhumda
İçimde kocaman bir güneş
Özlediğim denizlere gidesim vardı.
Telaşsız günlerin tadını çıkarıp
Artık öylece durasım vardı.
Güzel rüyalara yatacağım uykum...
Şimdiyse,
Uzaklarda kalan hüzünlü melodiler aklımda,
İtişip kakışan kelimeler kalemin ucunda
Soracaklar sana:
" Beni Sevebilir misin?"
Her bir gidenden eksik kalanı
Aramayı bırakıp da,
Beni olduğum gibi;
Tüm yaralarım, kabuklarım ve duvarlarımla?
Kabına sığmayan, yürümeyip koşan,
Mutluyken uçuşan,
Hüzünlendiğinde içine kaçan beni
Tüm çıplaklığımla sevebilir misin?
Bugün Ankara puslu,
Sen güneş toplayadur, istersen yıldız
Ben alıp başımı bi gideyim.
Kocaman güneşimi, neşeli şarkılarımı yüklenip
Pembe hayallerimi yastık yapıp,
Kaldığım yerden uykuma döneyim...
Kaydol:
Yorumlar (Atom)